KAYIT VE BEYAN DIŞI BIRAKTIĞI BİR KAZANÇTAN KAYNAKLANMAYAN KURUM KAZANCININ, ORTAKLARA DAĞITILDIĞI VARSAYIMINA DAYANILARAK, KESİLEN GELİR (STOPAJ) VERGİSİ İLE VERGİ ZİYAI CEZASI HUKUKA UYGUN DEĞİLDİR.
T.C.DANIŞTAY VERGİ DAVA DAİRELERİ KURULU, E, 2020/1166, 09.02.2022 Tarih ve de 2022/94 Sayılı Kararı ile;
Faktoring hizmetleri faaliyetinde bulunan davacı şirketin, yasal defterlerinin ve kayıtlarının incelenmesi neticesinde düzenlenen vergi inceleme raporları uyarınca, geçmiş yıl zararları bir önceki yıla ilişkin düzenlenen kurumlar vergisine dair inceleme raporunda dikkate alındığından, ilgili yıla sirayet eden geçmiş yıllara ait zararlarının bulunmadığı ve de takipteki alacaklar için ayrılan karşılığa dair giderlerinin bir kısmının reddedilmesi gerektiğinden bahisle gelir tablosu yeniden tanzim edilmiş olup; beyan dışı bıraktığı tespit edilen kazanç farkının yasal kayıtlarında dönem kârı olarak görülmemesinin bu kazancını ortaklara dağıttığı anlamına geleceği saptanılmış, tespit edilen dönem safi kurum kazancından, gelir (stopaj) vergisi tarh edilmiş, verginin bir katı tutarında vergi ziyaı cezası kesilmiştir.
Ticari kârdan mali kâra ulaşmada esas alınabilecek unsurlardan biri olan şüpheli alacaklar için ayrılan karşılığın şartlarına yönelik vergi inceleme raporundaki tespit ile geçmiş yıllara ait zararların bulunmadığına dair tespit dönem ticari kârını etkilemeyecek olup, sadece mali kârın değişimine sebebiyet verecek niteliktedir.
Bu durumda, inceleme raporuyla tespit edilen kurumlar vergisine ilişkin matrah farkına, safi kazancın tespitinde esas alınan giderlerin reddedilmesi ile geçmiş yıllara ait zararların mahsubunun azaltılmasıyla ulaşıldığı dikkate alındığında, işletmenin faaliyeti sonucunda elde edilen ve kayıt ve beyan dışı bırakılan ve işletmeden çekilerek ortaklara dağıtılan herhangi bir kazançtan söz edilmesine olanak bulunmamaktadır.
Danıştay Vergi Dava Daireleri Kurulunun 07/02/2018 tarih ve E:2017/648, K:2018/69 sayılı; 30/01/2019 tarih ve E:2018/1172, K:2019/64 sayılı; 23/09/2020 tarih ve E:2019/900, K:2020/966 sayılı; 26/05/2021 tarih ve E:2019/1607, K:2021/773 sayılı kararlarında, matrah farkının kayıt ve beyan dışı bırakılan bir kazançtan kaynaklanması durumunda hesaplanan kârın (elde edildiği tespit edilen kazancın üzerinden hesaplanan kurumlar vergisi tenzil edildikten sonra) ortaklara kâr payı olarak dağıtıldığı karine olarak kabul edilmiştir. Ancak dava konusu olay yasal kayıtların düzeltilmesinden kaynakladığından ve Kurulun yukarıda anılan yerleşik içtihadına konu maddi olayların koşulları ile dava konusu maddi olayın koşulları bu anlamda farklılık arz ettiğinden ısrara konu uyuşmazlığın çözümü için farklı değerlendirme yapılması gerekmektedir.
Bu itibarla, 193 sayılı Kanun’un 94. maddesinin birinci fıkrasının (6) numaralı bendinin (b) işaretli alt bendi uyarınca dağıtılma koşuluna bağlanan kurum kazancının ortaklara dağıtıldığı ve tevkifat yapma yükümlülüğünün yerine getirilmediğinden hareketle davacı adına tarh edilen gelir (stopaj) vergisi ile kesilen vergi ziyaı cezası hukuka uygun değildir.